Biz şampiyon olamadık, başka neyi yanlış yaptık? Biz yüz kızartıcı bir suç mu işledik? Kulübümüze leke sürecek faaliyette mi bulunduk? Camianın kabul etmeyeceği bir sponsorluk mu yaptık? Bahis ve karaborsayla ismimiz mi anıldı? Birinin oyuncusunu ayarttık diye biri bizi hedef etti mi? Ben kulübüme leke sürecek hiçbir şey yapmadım.
Bizim dönemimizde en az 2 şampiyonluğumuz çalındı. Bugün bizim maça atanan hakeme bakın. Dzeko'nun lafı çok önemli, 'Biz 102 puan alsak bile şampiyon olamazdık' Çok çok önemli bir laftır. O yüzden hani Fenerbahçe'nin son 10 yıldaki puanlarına, gollerine bakın, hep tepede. Tarihimizde görülmemiş puanı elde ettik, yine olmadı. Söz konusu kulübün maçlarına bakın, çok şey anlatır. Futbolda her sene üstüne koyuyoruz, önümüzü kesiyorlar. Biz Ersun Yanal ile bile, 2. sezonda 22. haftada 2 puan gerideydik, en büyük adaydık. 7 maçta 21 puanın 18'ini kaybettik. Olacak şey değil. Hakem hataları olur, herkese eşit seviyede olur, durum öyle değil ki. Trabzonspor ile değil, diyorsun ki 'golümde faul yoktu' diyorsun, benim çizgiyi geçen topuma gol verilmedi."
Soru: "Ben olursam Fenerbahçe'yi şampiyon yapmayacaklar sözünüz, camiayı düşürmüyor mu?"
Ali Koç: "Hangi konjonktürde söylendi o laf. Tarihi hatırla. İki başkanın, Fenerbahçe - Galatasaray, TFF Başkanı ve Başkanvekiliyle 6 kişiyle toplantı yapıp Riyad'da, 4 saat, maç oynanmaz kararı verip, sonra tüm ihalenin bana yazılması sonrası söylendi o laf."
"BU KADROYLA HERKES ŞAMPİYONLUK SÖZÜ VERİR"
"Bizim 1.5 önceliğimiz var, 2 demiyorum. 1 şampiyonluk ama uzun vadede ondan daha önemlisi camianın birlik beraberliği. Fenerbahçe bir bütün olunca hakkını kimse yiyemez, hakkını korur Fenerbahçe. Bizi dışarıdan yıkamadılar, içeriden yıkmak üzereler. Tribünlere kadar yansıyan bir şeyle karşı karşıyayız. Herkes istiyor ki futbolcular her şeyini versin, aidiyet duygusu, savaşsın, ölsünler Fenerbahçe için. En-Nesyri, bir sezonda penaltısız 30 gol attı. Gol atıyor ama yuhalanıyor. Ben o adamı nasıl motive edeceğim. Dzeko ve Tadic, efsane kaptanlar. Liderlikleri muhteşem. Son maçlarına gelmediler, bırak oynamayı. Fenerbahçe ile kötü anılarla ayrılmak istemedi. Bir stoperimiz ikinci yarıya çıkmak istemedi tepkilerden. Biz böyle öğrenmedik bunu. Şampiyonluk için en büyük transfer, camiamızın bir ve bütün olması. Tribünlerin Feyenoord maçı olması. Deplasman bizim evimiz. Deplasman taraftarından Allah razı olsun. Onların çektiklerini biliyoruz. Gittiğimiz her deplasmanda ses getiriyoruz. Aynı şeyi tribünlerde inşa edecek. Şampiyon yapacak kadro burada. Bu kadroyla herkes şampiyonluk sözü verir. Şampiyonluk sözü verilmeyle şampiyon olunuyor mu?"
"F.BAHÇE'NİN TEMİNATI, SİGORTASI BİZİZ"
"Sadettin Bey medeni bir insan. Benim lafım üzerine söyledi. Sadettin Bey saygı çerçevesinde kampanya götürüyor. Onun tarafı da benim tarafım da kızıyordur, niye sert yapmıyorsunuz diye. Biz geleceğin temellerini atıyoruz. Onarımı bitirdik, atılıma geçiyoruz. Çektiğimiz eziyeti altın tepside başkasına vermemiz isteniyor. Fenerbahçe'nin geleceğinin sigortası, teminatı biziz. İddialı konuşmaya utanırım. Vehbi Bey bize 'yapılan iyilik anlatılmaz' derdi. Biz öyle büyüdük. Son 3 senede çok güzel işler yaptı. Tüm kulüple alakalı işler yaptı. Kulüp, Koç Holding mi diyor ya Aziz bey; kulüp, Koç Holding gibi yönetilseydi kasa kolaylığı bile olmazdı. 2014'ten önce evrak bile yok. Ekilen tohumların, verilen mücadelenin, son hamleleri atmak için bunu mu tercih edecek üyeler? 'Şampiyonluk sözü veririm, olamazsa bırakırım' diyen, altını nasıl doldurulur bilmediğimiz, diğer branşları ve projeleri bilmediğimiz yeni bir maceraya mı girilecek? Saygısızlık, seviyesizlik, iftira olmadığı müddetçe her şeye açığız."
"SADETTİN SARAN GEÇ BAŞVURMUŞ"
"Bahis işinde olanların futbol ailesinde olmaması gerektiği net şekilde TFF ve FIFA'da maddeler var. Başkan olursan futbol ailesine giriyorsun. Futbol ailesine girmek için şirketini devredeceksin, başkan olamayacaksın. Hem şirketten hem başkanlıktan olacaksın ama kanun çok net, yanlış kurgulanmış ama çok net. Fenerbahçe, bahisle mücadele ediyor. Yarın bir gün bahis işini devredememiş Fenerbahçe başkanını rakipler nasıl ele alır, siz düşünün. TFF diyor ki, 3 ay - 1 yıl hak mahrumiyeti. PFDK'dan aldığın cezaya benzemez bu. Ancak, Sadettin Bey Spor Toto'ya başvurmuş, yapması gerekeni yapmış ama geç başvurmuş, 22 Ağustos'ta başvurmuş. İşin ciddiyetine vakıf bir insan yola çıkmadan başvurur. Sadettin Bey'in de elinde değil, bakanlığın onay vermesi lazım. Bakanlık ile şirketi arasında da bir dava devam ediyormuş. Geçen sene kotalar tutturulamadığı için lisans iptal edilmiş, lisans sahibi hukuk yoluna gitmiş. Birinci mahkeme aleyhte karar vermiş, üst mahkemeye taşınmış. Bakanlığın, anladığım kadarıyla düşüncesi, devir izni verirsek mahkeme düşer. Sen devredene kadar maçlar oynanacak, bahisler yapılacak. Bu kadar bahisle kafa yoran, mücadele veren bir kulübün başkanının bahis sitesi sahibi olduğu için 3 ay ile 1 yıl arası hak mahrumiyetine uğraması, Fenerbahçe'ye yakışmaz. Sadettin Bey'in de müsaadesiyle Bakanlık'tan devir için izin istedim. Bugün Sadettin Bey, seçildiği zaman biz artık TFF'nin keyfine kalmışız. Bir müddet bir şey yapılmazsa FIFA devreye girer. Böyle bir şeyle karşı karşıyayız. Fenerbahçe'ye bir şey olmaz diyorlar ama Fenerbahçe'nin itibarı, mücadele ettiği değerler ve ilkeler çerçevesinde sıkıntılı durum. Bir diğer sıkıntılı durum; söz konusu şirketin yüzde 99.8 sahibi Saran Holding. Sonra küçük küçük kişiler var. Ben diyor, doğrudan hissemi halihazırda şirket ortağı olan bir kişiye devredeceğini söylüyor. Saran Holding'ten olan hisseyi kızına devredecekmiş. Kızı, ilgili kişi kuralına giriyor. Fenerbahçe Başkanı olarak olabilecek kaosu gündeme getirmem lazım. Diğer taraftan haksızlık. Devret öyle başkan adayı ol, başkan adayı olamazsan şirket de gitti. Bir süre diyorum, hukukçular söz konusu bile değil diyorlar. Nasıl altından kalkacağız, bilmiyorum."
"3 TEMMUZ TEKRAR HORTLATILIYOR MU!"
"Maçtan 1 saat önce beraber Ertuğrul Bey ile yemek yedik. Belki biz 3 Temmuz'a mı gidiyoruz, o iş mi hortluyor? Hadsiz belediye başkanının şuursuz açıklaması fitili ateşledi. İlk açıklaması değil. Kendisi avukat. 3 Temmuz falan, avukatının FETÖ ortaklığı falan bakmakta fayda var. Fenerbahçe belini düzeltti, finansal açıdan bir noktaya geldi, kadrosunu düzeltti, tekrar mı 3 Temmuz! Biz 3 Temmuz'dan önce 1 milyar dolardı Fenerbahçe'nin değeri, 5'te 5 yaptık tüm branşlarda. Sonrası malum. Bir tanesi savcının önüne koyduğu şeyi imzalayan, polisleri öven, bizi söven adam aday oluyor. Ne yazık ki başkanvekili yapacağım dediği için Sadettin Bey de, onun duruşu da iyi değildi o dönem. Radyo demiyorum, Zaman gazetesinden bir röportaj geldi. O da aynı şeyi söylüyor, cemaat falan şike oldu diyor. İnanamadım bunu dediğine. Başka görüntüler de düştü. Hakan Bilal Kutlualp ile yol yürüyecekse, benim bu kadar takık olduğum... Ben 3 Temmuz'un dibini yaşadım. 5-6 kişiydik kulüpte kalan. Her gün kot, tişört, çorap, lastik ayakkabı dışarı koyardım. Gelirlerse hazırlıklı olalım diye. Çocukların, okulda hayatları karardı. Sokakta gazlar yedik, yaralandık mücadele uğruna. Bu adamlar hiçbir şey yapmadı. Birdenbire bakıyorum, tekrar bir şey mi hortlatılıyor. Kim ya büyükşehir belediye başkanı, konuşuyor. Sen kendi ortağına bak konuşmadan önce. Bizim muhatabımız AK Parti'dir, bir şey yapmak zorunda. Ucuz kahramanlıkla 25 milyonluk camiayı karşısına alıyorsa partinin bileceği iş. Sen suçluyu, örgütü övüyorsun. Sen Cumhurbaşkanımız noktasında mısın, Cumhurbaşkanımızın mektubu müzemizde duruyor, sitayişle bahsediyor mücadelemizden yoksa terör örgütü yanında mısın? 15 Temmuz'da hangi taraftasın belediye başkanı!"
"İŞİNE GELİNCE ŞAMPİYON BENİM"
"Ertuğrul Bey'i çok severdim, altına imza atarmış. Altına imza atıyorsan o zaman başka şeyleri paylaşırım. Madem bu kadar çok biliyorsunuz. Kupanın sahibi kimse kupa onun müzesindedir. Biz linç edildik Trabzon'da, Trabzon'a laf etmedim. Oranın emniyetinin, valiliğinin suçuydu. Trabzon'a laf etmemek için çok dikkat ettim. Biz de milliyetçi bir camiayız, özde farklı değiliz. Sana göre yanlış bana göre doğru faulden ötürü buraya getiriyorsan dinleyin. İşine gelince şampiyon benim. 5 Ocak 2011 tarihi. 2010/11 sezonuyla ilgili Trabzonspor'un şampiyon olması durumunda, Pavel Brozek isimli oyuncunun kulübüne bonus ödemeleri gerek. Bu ödenmiyor. Wisla kulübü başvuruyor. CAS, Trabzonspor'u ödemeye mecbur bırakıyor. Wisla Kulübü, Trabzonspor aleyhine dava açıyor. Vurucu kısım ne, sizin yönetiminiz yaptı, Trabzonspor avukatları yaptığı savunmada 'Sportif başarıyla değil, Şampiyonlar Ligi grup aşamasına Süper Lig'i kazanmakla değil, tam tersine UEFA acil durum panelinin kararıyla' katıldıkları yönünde savunma yapıyorlar. Şampiyon değilim diyor. UEFA acil durumla bu kararı veriyor."
"MOURINHO İLE AYRILIK BENİM İÇİN DE ZORDU"
"Jose Mourinho'yu transfer ederken, 'Sen bizi ikinci senede şampiyon yapabilirsin ama birinci senede olmamamız için bir neden yok' dedim. Bu ayrılık benim için de zordu. Çünkü adam ailemizden biri gibiydi. Türkiye'de şampiyon olacaksan dominant oyun oynaman lazım."
Habere git: Sporx